Hematit / Hematite (Eklem Taşı)

Hematite

Hematit taşının ilk kullanımı, tarih öncesi çağlara uzanır ve mağara insanları tarafından, mağara duvarlarına resim yapmak için kullanıldığı bilinmektedir. Tarih boyunca çeşitli kullanımlara dahil edilmiş olan bu taş, parlak görünümü sayesinde uzun yıllar boyunca ayna görevi görmüş, çeşitli dönemlerde ise toz haline getirilerek, sanatçılara boya ve cila malzemesi olarak hizmet etmiştir.

Hematit taşının ismi, Yunancada “kan” anlamına gelen “haima” kelimesinden gelmektedir. Bir demir oksit kristali olan hematit, genellikle gümüşi gri ve metalik siyah renklerinde bulunmakla birlikte, kırmızı ve kahverengi tonlarına da sahip olabilir. Rengi yüzünden kan ile ilişkilendirilen hematit taşı, eski çağlarda kanamayı önlemesi için insanların boyunlarında taşınmış, doğum esnasında fazla kanamayı engellediğine inanılmasından dolayı kadınlar tarafından kullanılmıştır. Günümüzde hala kan ile ilgili rahatsızlıkların tedavisine dahil edilen hematit taşı, antik çağlarda önemli bir büyü aracı olarak görülmüş, güç ve koruma verdiğine inanılmasından dolayı, savaşçıların üzerinde taşınmıştır.

Özellikleri:

  • Hematit taşının en bilinen özelliği, koruyucu bir kalkan görevi görmesidir. Kişinin aurasında, negatif enerjiye karşı koruyucu bir bariyer örer.
  • Kan ile ilişkilendirilen hematit taşı, vücuttaki kan dolaşımını hızlandırır ve güçlendirir. Anemi gibi kan hastalıkları için faydalıdır.
  • Cesaret, irade gücü ve özgüven verir. Hayatta kalma içgüdüsünü harekete geçirir.
  • Dengeleyici bir taştır. Kişinin ayaklarının yere sağlam basmasını sağlar.
  • Böbrekleri desteklediği ve doku yapısını iyileştirdiğine inanılır.
  • Demir emilimini güçlendirir ve kırmızı kan hücrelerinin oluşumuna yardımcı olur.
  • Uykusuzluk ve kaygı bozukluklarını yatıştırır.

Tüm bu özellikler, geçmiş dönemlerden günümüze gelen inanışlardır. Bilimsel hiçbir kanıtı bulunmamaktadır.

Burçları;

Kova, Koç

Uyumlu Olduğu Çakra;

Hematit taşı, kök çakra ile uyumludur.